Haberde Bursa

Kargocular Büyük Tehdit Altında!

28.10.2020
829
Kargocular diken üstünde: Can güvenliğimiz yok! Geçtiğimiz günlerde bir kargo çalışanının müşteri tarafından darp edilerek öldürülmesi kargo emekçilerinin endişeleri arttırdı. İzmir’de özel bir kargo şirketinde çalışan Mustafa, “Bir keresinde silahla tehdit edildim. Can güvenliğimiz yok” diyor
 
Koronavirüs salgını sebebiyle milyonlarca insanın evlerine kapandığı karantina döneminde ‘hayatın sürmesi’ için çalışmak zorunda kalanlardan bazıları da kargo emekçileriydi. Salgının başından bu yana en riskli işlerden birini fedakarca yürüten kargo emekçileri, özverili çalışmalarının toplum nezdinde hak ettiği değeri bulmasını beklerken müşteri saldırganlığı ve şiddetle karşılaşıyor. Geçtiğimiz günlerde kargo işçisi Mehmet Ali İbin’in müşteri Tayfun Ş. tarafından kargosu geciktiği bahanesiyle darp edilerek öldürülmesi kargo emekçilerinin güvenlik endişelerini daha da arttırdı. İzmir’de özel bir kargo şirketinde çalışan Mustafa, gittiği adreslerde can güvenliğinin olmadığını anlatıyor: “Müşteriler tarafından sürekli küfür ve hakarete maruz kalıyoruz. Can güvenliğimiz yok. Hatta bir keresinde silahla tehdit edildim. Gittiğimiz adreslerde nasıl insanlarla karşılaşacağımızı asla bilmiyoruz.”
 
SİLAHLA TEHDİT EDİLDİM
 
Mustafa, 48 yaşında. 2004 yılından beri İzmir’de kargoculuk yapıyor. Haberde soyadının ve fotoğrafının yer almasını istemeyen Mustafa’nın çalışma hayatı oldukça stresli ve yoğun. Her gün en az 100 adrese giderek kargo teslimatı yapıyor. “Can güvenliğimiz zaten yok” diyen Mustafa, daha önce defalarca müşterilerin saldırgan tavırları ile karşılaştığını anlatıyor: “Müşteriler tarafından sürekli küfür ve hakarete maruz kalıyoruz. Ben ve arkadaşlarım birçok defa şiddet olaylarına maruz kaldık. Hatta bir keresinde silahla tehdit edildim. Tınaztepe’de dağıtım yapıyorduk. Müşteriyi aradık evde mi diye. ‘Evdeyim’ dedi. Kargonun büyük olduğunu ve bize yardımcı olmasını istediğimizi söyledik. Çünkü çıkaracağımız yer yedinci kattaydı. Müşteri bizi tersledi, küfür etti. Silahla aşağıya inerim diye tehdit etti. Bir keresinde de Kaynaklar’da bir adrese gittik. Müşteri evde olmadığını söyledi. Biz de sonra bir daha geçemeyeceğimizi söyledik. 20 dakika sonra müşteri bizim bulunduğumuz adrese geldi. Orada kargoyu aldı ve yere çarpıp kırdı. Sonra bize küfür ve hakaretler ederek yakamıza yapıştı. Tehdit ederek ayrıldı. Çalışırken kesinlikle can güvenliğimiz yok ve nasıl insanlarla karşılaşacağımızı asla bilmiyoruz. Öldürülen kargo işçisi arkadaşımızın haberlerini görünce çok üzüldüm. Siz insanlara hizmet etmek için her türlü sıkıntıya katlanın ama sonra müşterinin adresine gittiğinizde sizi bir sürpriz bekliyor olsun… Biz kargocular her türlü insanla muhatap olmak zorunda kalıyoruz” ifadelerini kullandı.
 
SÖZLÜ HAKARET VE SALDIRI
 
Sağlıkçılardan sonra en yüksek risk altında bulunan grubun kargo çalışanları olduğunu söyleyen Posta, Telefon ve Telekomünikasyon İşçileri Sendikası (PTT-Sen) Genel Başkanı Halit Büyük de, “İş artışından dolayı personel temin etmeyen özel kargolar ve PTT A. Ş. kargocularına kapasitelerinin üzerinde kargo teslimatı yaptırılmaya çalışılmakta, personel hem yöneticiler hem de kargo alıcıları tarafından mobbinge maruz kalmaktadır. Özellikle PTT A. Ş.’de kapasitesinin üzerinde çalışma yapan arkadaşlara günde 150-200 adet kargo teslimi yapacaksın diye yöneticileri tarafından baskı yapılmakta teslim edemediği zaman kargocu hakkında uyarı, tutanak gibi işlemler uygulayıp alt işveren şirketler tarafından 25. maddeden işten atılmalara maruz bırakılmakta. Yaya dağıtıcılar, sırtlarında çuvallarla 15-20 kg üzerinde ağırlıklarla dağıtıma çıkmakta ve yürüdükçe bu yük daha da ağırlaşmakta. Yöneticilerin bütün gönderiler teslim edilmeden merkeze dönülmeyecek baskısıyla kargo teslimatlarında gecikme yaşanmasından dolayı kargocular müşteriyle karşı karşıya kalmakta. Kargo alıcıları tarafından sözlü hakaretlere ve saldırıya uğramakta. Tüm bu yapılan saldırılara rağmen kurumlar arkadaşlarımızın arkasında durmuyor. Çalışanları yalnız bırakıp hukuki danışmanlık bile yapmıyorlar. Kargocular ve postacılar her zorlu durumda halkın hizmetinde. Halkımızı daha duyarlı olmasını ve kargo çalışanlarına sahip çıkılmasını istiyoruz.”
 
KANAYAN YARAYI GÖRÜNÜR KILDI
 
Türkiye Motorlu Taşıt İşçileri Sendikası (TÜMTİS) İzmir Şube Başkanı Şükrü Günseli ise “Bu cinayet, kanayan bir yarayı görünür kılmıştır. Kargo işçilerinin dramını! Kargo – kurye işçileri hemen her gün, kargo gönderici veya alıcılarının hakaretlerine, tehdit ve saldırılarına hedef oluyor. Yaşadıkları haksızlıklar yetmiyormuş gibi bir de firma yetkililerine şikayet edilerek işten kovulma tehdidi ile yüz yüze bırakılıyorlar. Pandemi koşullarında artan kargo sirkülasyonu, çalışma saatlerinin uzamasına, çalışma koşullarının ağır ve yorucu olmasına, teslimatın gecikmesine yol açıyor. Bu durum kargo müşterilerinin çalışanlara karşı daha agresif, daha saldırgan tutumunu tırmandırırken, kargo firmaları yetkililerinin de ‘müşteri her zaman haklıdır’ nakaratına sarılıp çalışanlarını değersizleştirme politikalarını sürdürerek süreci çekilmez kılıyor. Sendikamızın örgütlü bulunduğu şirketlerde, üyelerimizin karşılaştığı haksızlıkların önüne geçilmesi ve uzun çalışma sürelerinin fazla mesai haklarının eksiksiz ödenmesi için gerekli her türlü müdahalede bulunabiliyor, çalışanların her şeyden önce insan olduğu ve saygıyı hak ettiklerine dair anlayışı adım adım inşa etmeye çalışıyoruz” açıklamasında bulundu.
YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>