Haberde Bursa

Çıkmaz Sokaklar Birgün Mutlaka Açılacaktır!

06.04.2022
245

İYİ Partili Zafer Milli; “TÜRK töresi ve İSLAM anlayışında misafir çok önem arz etmektedir. Hele savaş mağdurları ayrı bir değere sahiptir. Misafirlik törelerimize göre kutsallık seviyesinde değer taşırken, sınırları da belirtilmiştir. Suriyeli mültecilerin savaş sırasında misafir edilmeleri makul sayılırken savaşın bitmesi nedeniyle mazeret ortadan kalkmıştır. Törelerimiz misafirliğin süresini sınırlamıştır. Ev sahibini yoracak süre hoş karşılanmamaktadır. Misafirliğin kısası makul zamanla sınırlıdır. Aynı ana babadan iki kardeş evlerini kurduktan sonra misafirlik kaidesi çalışır. 3 gün ile makbuldür. Suriye’de savaş bitmiştir. Mazeret ortadan kalkmıştır. Suriyelilerin ülkelerine dönmeleri elzem olmuştur. Hele bu durum milli birlik ve bütünlüğümüze kast edecek noktaya gelmişse daha büyük tehlike arz etmektedir. Güney illerimizde gettolar oluşmuş ve demoğrafik yapımız bozulmuştur. Bu artık MİLLİ BEKA halini almıştır. Suriyeliler ile akrabalık bağlarımızın olmasına rağmen makul misafirlik süresi dolduğundan ülkelerine dönmeleri elzemdir. Ülkemizde %25 genç nüfus işsizdir. Suriyelilerin iş gücüne ihtiyacımız yoktur. Ekonomimiz ve jeostratejik konumumuz 8 milyon mülteciyi kaldıramıyor. Bu kadar nüfusu ve ilave olarak sayısı belli olmayan AFGAN’ların ülkemize göçü ve idarece kabulü bazı jeopolitik ard niyetlerin olduğunu ispatlıyor. BOP projesinin derin stratejisi bu fiili durumu destekliyor. Ülkelerin bölünüp parçalanması demoğrafik yapının ve ekonominin çökmesinden geçer. Neden RUSYA, UKRAYNA savaşında gösterilen barış gayreti SURİYE devleti ve SURİYE halkına arasındaki sıkıntıda gösterilmiyor. Emir Büyük yerden mi bekleniyor? Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik kriz planlı bir üst akıl işidir. İsraf ve talan ülkemizi bitirdi. ÇÖZÜM; İYİ PARTİ İKTİDARIMIZDA Suriye merkezi hükümeti ile görüşüp medeni ilişkiler doğrultusunda halk ile devletin barışını teessüs ederek Suriyeli mültecilerin ülkelerine dönüşü sağlanmalıdır. Suriyenin yeniden inşasına ve ekonomik kalkınmasına katkı koymalıyız. Unutmayalım ki, Suriye ile tarihi, kültürel bağlarımız vardır. Yarınlardaki iyi ilişkilerin ön adımı atılmalıdır.

Nafile hareketler bunlar; İYİ parti kurulduğundan beri çoklarının uykusu kaçtı, huzurları bozuldu. Kendilerine bir dünya kurmuşlardı, fakirin hakkını çalıyor, gençlerin umudunu köreltiyorlardı. Bir de çıkıp “bizim için cahil makbuldür” diyip halk ile alay ediyorlardı. Bir elde KUR’AN, bir elde kul hakkı taşıyıp laf üretiyorlar. Toplumu sindirmişlerdi, siyasi partiler, STK’lar, medya suskun vaziyetteydi. Ne zaman ki, Sn. MERAL hanım meydanlara çıktı, korku fanusunu patlattı, işler değişti. Milletin hakkını yiyenler şaşırdılar. İYİ PARTİ bir merkez partidir. Ülkeye aidiyet ve mensubiyet duygusuyla bağlı olan her şerefli kişinin siyaset yapma, seçme ve seçilme hakkını bünyesinde taşır. Hedefimiz 83 milyon vatandaşımızın güvenliği ve mutluluğudur. Etnisite ve messep ayrımı gözetmeden her şerefli vatandaşımız bizim kutsal emanetimizdir. Partimizin her mensubu bu değerlere önemle sadıktır/olmalıdır. Bundan şeref duyarız. Bu duygu üzerinden siyaset yapanlar bizim için değerlidir!!!! Bu kadar ulvi değerlere sadık yapımızın iktidar olacağını gören fitne unsurlar iç yönetimimize çeşitli tezviratlarla çomak sokmaya çalışıyor. Oyuna gelmeyeceğiz.

Ekonomik düze çıkış; Ülkemiz uzun yıllara dayalı serkeş bir ekonomi anlayışı ile batırılmıştır. Ülkenin tüm ekonomik faaliyetleri mali denetim dışı tutulmuş, sayıştay yok hükmünde sayılmıştır. Çok önemli harcama yetkisi olan kuruluşlar sayıştay ve parlamento denetimine kapalıdır. Burdaki kasıt arpalıkların yandaşlara kontrolsüz şekilde aktarılması olmuştur. Ülkemiz sürekli borç para ile üretim dışı harcamalara kanalize edilmiş olup, ranta dayalı yap, işlet, devir et modeli ile soyulmaktadır. Üretim olmadığından günü gelen döviz bazlı borç; İngitere menşeli tefecilerden %8 Döviz bazında yeniden borçlanılarak ödeme yapılmaktadır. (Normal kurumsal borçlanma%1 ve altıdır) Kur korumalı mevduat hesabı uygulaması tam bir mali katliamdır. Garibandan alıp döviz sahibini daha zengin yapma projesidir. Ödenen faiz tl bazında %30 ve üsütüdür. Bunu da net ifade etmiyorlar. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Bedelini kuyruklardaki gariban ödüyor.
Yukarıdaki oluşumlar tarihten çok şeyleri çağrıştırıyor ve her şey bir plan dahilinde bilerek yapılıyor. Yoksa bu kadar yanlış politikanın uygulanması mümkün değildir. Deniz bitti, kum göründü. Piyasadaki reel faiz %145 ve yukarı doğru gidiyor. Sürekli iç piyasaya açıktan para pompalanıyor. Bu da daha fazla enflasyonu azdırıyor. Üretici döviz bazında %300 fiyat artışı altında eziliyor. Binlerce esnafın çekleri yazılmış, işletmeler kapanmıştır. Kamu müteahhitleri taahhütlerini yapamamakta olup şantiyeler kapalıdır. Yüzbinlerce işçi atıl durumdadır. Ülke liyakatsız ve ehliyetsiz üçüncü sınıf bürokrat ve siyasilerin elinde kaldı. Çözüm önerecek moral ve bilgileri yoktur. İktidardaki Siyasiler bir an önce seçim olsada kazasız belasız kurtulsak modundalar.

Gemiyi terk ediyorlar. Bu yazdıklarım ekonomik kaosun bir kısmı. Tümü yüce yargıda ortaya konacaktır. “Küfür devam eder, zulüm devam etmez. Bir insan ömründe karşılığını görür” Bu kadar yazdıktan sonra çözüm önermeden geçemem.
ÇÖZÜM;
* ülkemizin 84 milyonluk aile olduğunun kabulü,
*hukukun üstünlüğünün dünya kamu oyuna ilanı. Şeffaf, hesap veren yönetimin teessüsü,
* darül harp mantığı ile yapılan tüm vurgunların kamuya iadesi,
* Tüm Yap işlet devret modellerin devlet vatandaş ortaklığı şeklinde oluşturulacak şirketlerce normal bedeli ödenerek devir alınması ve işletilmesi. (Kuvva-i milliye ruhuyla pararası halka arz anında temin edilir)
*Özelleştirilmiş fakat işletilmeyen şeker fabrikaları bölge üreticileri ve devlet ortaklığına açılıp, pancar üretimi kotası kaldırılmalı. Bölge ekonomileri canlandırılmalı.
* kamu harcamalarının şeffaf denetimi,
* bölgeler arası sosyo ekonomik ayrışmanın düzeltilmesi sağlanarak insanlarımızın aidiyet ve mensubiyet duygusunun geliştirilmesi…..
*teknolojik üretime acilen geçişin sağlanması,
* mali sicil affının getirilmesi,
Konu çok uzun sonraki yazılarda devam edeceğim. (Yazım tarafımı bağlar)”

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>