Haberde Bursa

Şahsım Üzerinden CHP’nin Kurumsal Kimliğine Yapılan Saldırıya İzin Vermeyeceğim

26.05.2020
689

“Ağzımdan çıkan tüm sözcüklerin sonuna kadar arkasındayım” Ramazan’a damgasını vuran Bursa’nın köklü sanayici ailesi ile bir meclis üyesini karşı karşıya getiren “ihale olayı” yeni açılan cephelerde gündemden düşmüyor. Bursa’nın Sıcaksu Bölgesinde bulunan Gökçen ailesine ait olan bir tesisin yıllardır kullandığı Osmangazi Belediyesi’ne ait olan otoparkın, CHP Osmangazi ve Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Ercan Korkmaz tarafından başlatılan bir dizi işlem nedeniyle Nilüfer’deki bir spor kulübü tarafından kiralanması ile ulusal medyaya kadar sıçrayan olaylara son noktayı CHP’li Meclis Üyesi koydu. CHP Osmangazi Belediye Meclis Üyesi Ercan Korkmaz Osmangazi Belediyesi tarafından Sıcaksu Bölgesi’nde bulunan otopark ihalesi hakkında kendisiyle ilgili çıkan haberler ve iddialara yanıt verdi.

 

Ercan Korkmaz bu konunun Bursa gündemini oldukça meşgul ettiğini belirtirken ‘’Bu konu benim bir yıldır yapmakta olduğum meclis üyeliği ile ilgili bir konu. Sıcaksu bölgesindeki birçok taşınmaz, Romatem Fizik Tedavi Merkezi de olmak üzere Gökçen ailesinin şirketlerine ait. Buranın imar planları çizilirken imar planlarında belediyeye terk edilen yeşil alan kısmında, üstü yeşil alan, altı otopark olan ve alışveriş merkezinin çalıştığı esnada da otopark olarak kullanılan, otoparkın giriş çıkışlarının otoparkın etrafından yapıldığını hatırlıyoruz. Bu konuyla ilgili olarak yerel bir sosyal medya sitesinde ekim ayında yapılacak olan Osmangazi Meclis toplantısında bu otoparkın neden on beş yılı aşkın süredir kapalı olarak tutulduğu, neden halkın kullanımına açılmadığı, neden cüzi paralara ihale edildiği, buranın kamuya ait bir taşınmaz olduğu, kamunun kullanımına açılması gerektiği yönünde yazılar yazıldı ve ‘CHP’li üyelerin vicdanlarına sesleniyoruz’ dediler. Ben aynı zamanda Büyükşehir Meclis üyesiyim. Büyükşehir’de de aynı şekilde imar yönetmeliğiyle ilgili olarak açmış olduğum davada idare mahkemesinden imar yönetmeliğini iptal ettirdim. Dört-beş senedir kimsenin çözemediği 65 yaş üstü vatandaşlarımızın ve engelli vatandaşlarımızın belediyeye ait toplu taşıma araçlarından faydalanması için ilgili olan konuda alınan meclis kararıyla ilgili olarak iptal davası açtım. Bursa’daki idare mahkemesi yürütmeyi durdurmayı reddetti, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nden yürütmeyi durdurma kararı aldım. Bursa’da bazı şeyler yanlış aksettiriyor.

Meclis toplantısıyla ilgili bizler grup olarak toplandık. Buranın belediye tarafından işletilmesini, halkın hizmetine açılmasını, amaca uygun kullanılması gerektiğini, kamuyu ilgilendiren bir ihalede kamuya ait bir taşınmazın ihalesini kazanan kişinin ‘ben parasını verdim, ister açık tutarım ister kapalı tutarım’ deme lüksünün olmadığı, zira bölgede Romatem Sağlık Merkezi var. Aynı zamanda Divan Otel var, onun yanında Emporium spor merkezi var, hamamlar bölgesi var. Eğer sabah ve akşam saatlerinde oradan geçerseniz yol kenarında park etmiş araçları göreceksiniz. Bununla ilgili olarak İYİ Parti’nin grup sözcüsü Büşra Şahin de söz aldı. Çarşamba Bölgesi’ndeki oto kiralama firmalarının oraya taşınmasını talep etti. Biliyorsunuz Çarşamba Bölgesi’ndeki araba kiralamacılarla ilgili olarak caddelerin işgal edildiğini görüyoruz. Biz Büyükşehir ya da Osmangazi Belediyesi’nin buraya sözü geçmiyor mu dedik. Sayın Alinur Aktaş da dedi ki bazı öteden gelen şeyler var, bunlarla ilgili ortak yol bulmaya çalışıyoruz, millet bahçesi açılıyor, otopark yapıyoruz gibi açıklamalar yaptı.

Hatta Osmangazi gerekse Büyükşehir’de Çarşamba bölgesinde vatandaşlarımızı çok rahatsız eden Arapça tabelalara karşı bir yönetmelik hazırlanması talebinde bulundum. O bölgeye bir düzen getirmeye çalışıyoruz. Aynı şekilde Bizim grup sözcümüz Sefa bey de buranın boş tutulduğunu, Çarşamba’daki galericilerin getirilebileceğini, Osmangazi’de ciddi bir otopark sorunu olduğunu, uzun süreli bir kira sözleşmesi yapılmaması gerektiğini, buranın ederine göre kiralanması gerektiğini, burasını belediye olarak çalıştırılması gerektiğini söyledi. Başkan Mustafa Dündar söz aldı, burasının üstü yeşil alan, altı otopark, kiralamak isteyen şahıs tarafından zamanında yapılmış ve yine kendisine ihale usulü kiralanmış, demiş. Daha sonra bizim bir meclis üyemiz Emin Dündar, sayın başkan ilk talep ederken otel yapacaklarını söylemişlerdi, on yıl süreyle kiralamayı talep ediyor, komisyonumuz ise beş yıl süreyle kiralamanın uygun olacağını söylemiş, orada otel yapılacak bir yer de yok, bir tarafta sağlık merkezi bir tarafta da eski bir alışveriş merkezi var, burası otopark üstü yeşil alan, onun dışında bir şey yapamaz, biz orayı kiralayalım, kim alırsa alsın burayı açık tutup otopark olarak kullanma zorunluluğu getirelim’ demiş. Meclis üyemiz oranın atıl durumda tutulması durumunda ihalenin feshedilmesini sormuş.

Mustafa Dündar, onu konuşalım, ihale olduktan sonra açık tutulsun demiş. Grup sözcümüz Sefa Yılmaz ‘Sayın başkanım buranın otel olarak kullanılıp kullanılmayacağını bilmiyoruz dediniz ya, talep sahibinin yazılı dilekçesi var, buraya otel yapmak amacıyla bu otoparka ihtiyacımız  var demişler. Başkan bir önceki tekliflerinde olduğunu, şimdi olmadığını söylüyor. İYİ Parti Grup Sözcüsü Büşra Hanım da ‘Yine aynı kişiye mi kiralayalım?’ diyor. Başkan da bunun açık bir ihale olduğunu herkesin bu ihaleye girebileceğini söylüyor. Sefa Yılmaz da ‘İhale şartnamesine şart koyun burayı kiralayan şahıs kullanmadığı için ihaleye giremesin’ diyor. Başkan da adam kirayı ödemişse ve şartları yerine getirmişse onu yasaklayamazsınız diyor. Ben de söz aldım ve Başkanım şimdi biz bugün yerel bir basın sitesine bu olayın yansıdığını gördük. Sanki alan kişiler Osmangazi Belediyesi’nde Meclisin vicdanlı meclis üyelerinin olmayacağını, itiraz edecekleri bir dosyanın geleceklerini söylüyorlar. Sıcaksu Bölgesi’nde Gökçen ailesine ait 20 yıl önce Hilmi Şensoy aylık güncel kirası o zamanın parasıyla üç milyon yedi yüz elli bin liraya tahsis ettiği otoparkın ihaleye çıkılmasını, kira sözleşmesinin uzatılmasını içeriyor.

Bu kararı kimler oylayacak, vicdan sahibi meclis üyelerini merak ediyoruz dediler. Yani bir mesaj gelmiş meclis üyelerine ben de bu manada bunu başkana söyledim. Ben başkana bu kiralama ihalesinin şartnamesini öyle düzgün yapalım ki hiçbir meclis üyemiz töhmet altında kalmasın, aynı şekilde şartnamenin kamuoyunu rahatsız etmeyecek bir şekilde düzenlenmesini sağlayalım ve burası halkın kullanımına açılsın, o bölgede ihtiyaç var dedim. Başkan teşekkür etti, burası açık ihale yapılacak, beş yıl için kiralanacak, dedi. Raporun oylanması sunuldu. CHP ve İYİ Parti grubu olarak bizler ret verdik, kabul ettiler yani ihalenin yapılmasına karar verdiler. Bu 9 Ekim 2019 tarihli meclis toplantısında oldu. Bundan sonraki aşamada ihale şartnamesi hazırlandı ve askıya çıktı. Daha sonra da burası devlet ihale kanununa uygun bir şekilde 10 Aralık’ta ihalesi yapıldı. Ben ihaleye girmedim. Zaten belediye meclis üyeleri görev yaptıkları belediye meclislerinde olan işlerde yasaklıdırlar. Ben aynı zamanda Osmangazi Belediyesi’nin Hukuk Komisyonu üyesiyim. 10 Aralık’ta ihale yapıldı. Biz de meclis üyesi arkadaşlarımla beraber arka sırada izledik. Ben Osmangazi Belediyesi’nin Meclis Üyesi olarak, ret verdiğim bir kararla ilgili olarak o ihalenin nasıl yapılacağını, benim vicdani sorumluluğum olarak takip ettim. İhalede B Plas yetkilisi Erdoğan Tan 10 bin yüz lirada çekildi. Nilüfer Karamanspor Kulübü Derneği Başkanı Tayyar bey de 11 bin lira verdi. Bununla birlikte yıllardır yok pahasına ihale edilen Osmangazi Belediyesi’ne ait bir otopark 5 bin liradan başlanan ihalede 11 bin artı KDV’ye gitti. Bundan önceki kiraları bunun altındaydı.

Bununla ilgili olarak saat 2’de yapılan ihale devam ederken hatta o esnada Spor kulübü derneği başkanı dedi ki sayın başkan dedi Hasan Hüseyin bey bende de burada geldim ama bu yerle ilgili olarak dava açıldı iptal ile ilgili olarak at daha burası yeşil olan yolu yok diye dışarıda bana söylerdi diye biz çıkışta bulundu. B Plas şirketi temsilcisi telefon etmek istedi ancak buna izin verilmedi. Pey sürmeyecekseniz ihaleyi sonuçlandıracağız dendi. Aynı zamanda Gökçen ailesinin bir başka şirketi Bemsa A.Ş. tarafından da avukatı Osman Orhan tarafından saat 11.09’da Bursa Nöbetçi İdare Mahkemesi’nde yürütmenin durdurulması istemli bir iptal davası açılmış. Yani o aileye ait bir şirketin bir temsilcisi öğleden sonra yapılan ihaleye girerken diğeri sabahtan gidip mahkemeye dava açıyor. Gerekçesi: ya bu ihaleyi kazanamazsak. 20 yıldır burayı kiralarken herhangi bir dava açmadınız, hiçbir proje iddiasında bulunmadınız. Ama her ne olduysa o gün dava açtılar. Bununla ilgili olarak Ocak ayının ilk haftasında Karamanspor Kulübü Başkanı Tayyar Türkeş yanıma geldi. Bununla ilgili olarak bir dava açıldığını, benim oradaki ihaleyi izlediğimi, olaylara şahit olduğumu, burayı alan spor kulübünün bir dernek olduğunu, dernekler kanununa uygun hareket ettiğini, burada çocukların spor yaptığını ve bu otoparkın çocuklara bir gelir getirmesini istediğini söyledi. Bana bu işin davasını alıp almayacağımı sordu. Davaya müdahil oldum. 3 Ocak 2020 tarihinde vekaleti aldım. Ben bu ihaleyle ilgili olarak ret kararı vermişim, belediye işletsin demişim, yeniden ihale edilmiş, aynı aile girmiş, yine kapalı tutulacak, yine yok paraya kiralanacak, yine halkın kullanımına açılmayacak ve biten hukukun önünde cereyan etmiş bir ihale var. Benim bu davadan hiçbir menfaatim yok. Bu dava Osmangazi Belediyesi’ne açıldı.

Osmangazi Belediyesi burası ihale kanununa uygun yapılmıştır şeklinde yanıt verdi. Açılan dava 28 Ocak’ta Bursa idare mahkemesi tarafından reddedildi. Mahkeme burada Bemsa’nın hiçbir menfaati yoktur dolayısıyla reddetmemiz gerekir dedi. 28 Ocak’a kadar Osmangazi Belediyesi, ihale alıcısı Karamanspor Kulübü Derneği’ni sözleşme yapmaya çağırmadı. Daha sonra bir kira sözleşmesi imzalandı. Kira sözleşmesinde kiracı bu sözleşmeyi üstü yeşil alan olduğu, metruk olduğu, yolu olmadığı vs. sebeplerden dolayı sözleşmeyi iptal edemez. Osmangazi Belediyesi dilediği anda bu kira sözleşmesini feshedebilir. Osmangazi Belediyesi bu yeri dilediği anda ihaleye çıkarabilir, bundan dolayı hak kaybına uğradığını iddia edemezsiniz. Siz bir dernek olarak bir yatırım yapıyorsunuz ama ben sizi canım istediği zaman çıkarırım diyor. Buna rağmen imzaladılar sözleşmeyi. Bir belediye 5 yıldır kiraladığı yerim sözleşmesini niye iptal etsin?

Bunun da bir gerekçesi olması lazım. Aynı işlemi 20 yıl boyunca B Plas’ta yapmamış. Bu arada ihaleyle ilgili olarak şirketin yetkilisi Mehmet Celal Gökçen, Memduh Gökçen ve Erdoğan Tan hakkında ihaleye fesat karıştırma suçundan Bursa Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulunduk. Çünkü hem ihaleye girip hem iptalini istemek hem de ihale ortamında sarf ettikleri sözlerle ilgili müvekkilimin bana verdiği bilgiler ışığında kendilerini şikayet ettim. Kira sözleşmesinden sonra, tabi burası otopark, gerçekten bir yolu yok. Gökçen ailesi bulundukları alışveriş merkezinin etrafını tel örgülerle çevirdi. Ve dernek tarafından belediyeye buraya yol açılmasıyla ilgili bir talepte bulunuldu. Sonrasında buraya yol açılmasıyla ilgili karar çıktı. Yolla ilgili olarak çalışma şu anda devam ediyor.’’ şeklinde konuştu.

Çıkan Haberler ve İddialar Asılsız

Ercan korkmaz kendisi ile ilgili çıkan haberler hakkında ise ‘’Sanki ben mafyayla hareket ediyormuşum gibi Gökçen ailesine ait Line TV ve Line Haber’de birtakım haberler çıktı. ‘1 milyon turist ve 5 bin istihdamlı projeye darbe, CHP Belediye Meclis üyesi mafyayla ihaleye girdi.’ Burada bir buçuk milyar dolarlık yatırımla Bursa’ya kazandırılacak dünyanın en büyük termal tesis projesi CHP’li belediye meclis üyesi ve mafya işbirliği sonucunda rafa kaldırılmak üzere. Bursa’nın en köklü sanayici ailelerinden Gökçenlerin birtakım iddiaları şeklinde devam ediyor. Ben şunu sormak istiyorum: Tayyar beyin bin beş yüz liralık cezası dışında başka bir cezası da yok. Ben babasını hiç tanımam. Biz o zaman bu ülkede sabıkası olan insanları bir adaya koyalım, ne iş yapsınlar, ne aile kursunlar, hiçbir şey yapmasınlar.

Bu ülkede sabıkası olan Recep Tayyip Erdoğan’a muhtar bile olamaz dediler, milletvekili oldu, cumhurbaşkanı oldu. Haberlerde sanki burayı ben ihaleye çıkarmışım gibi, ihaleyi benim çıkarma şansım yok, belediyenin kararıyla çıktı. Benim bir muhalefet belediye meclis üyesi olarak AKP’li bir belediye ile taşınmaz ihale çıkarma şansım var mı? Buna kargalar bile güler. Haberlerde yol bağlantısı olmayan alan ihaleye çıkartıldı dendi. Yol bağlantısının olduğu Çevre Bakanlığı’nın yazısıyla da sabit, aynı şekilde Osmangazi Belediyesi’nden gelen planlarda da sabit. Burası Osmangazi Belediyesi’nin tasarrufunda olan bir yer. Yol yok, yeşil alansa ve sen burayı 20 yıldır kiraladıysan başkası kiraladığında neden itiraz ediyorsun? Biz şu anda dünyada bütün yatırımların durduğu covid-19 salgını içerisindeyiz. Başka bir haberde de ‘Ercan Korkmaz kimdir? CHP’ye kimler meclis üyesi yaptı?’ demişler. Beni meclis üyesi olarak Bursa halkı seçti.

Ben seçimle gelmiş bir meclis üyesiyim. Ben aday gösterilmek noktasında dosyamı verdim. Ben Bursalılarımıza yaşanılabilir bir kent sağlansın istiyorum. Hava kirliliği olmasın, ulaşım kolaylıkla olsun, sağlık bölgeleri, kültür bölgeleri herkese örnek olsun istiyorum. Ben Alinur Başkan’a da dedim. Yerel yönetimleri genel yönetimlerden ayıralım. Bizim hepimizin ortak paydası Bursa’yı kalkındırmak. Haberde Ercan Korkmaz’ı kim meclis üyesi yaptı kısmının altında üç link var. Bunlar: Ercan Korkmaz’ın zamanında Erol Evcil’in avukatı olduğu, Alaattin Çakıcı’nın sorgusuna geldiğini, bir de Alaattin Çakıcı’nın ofisinde avukata kanlı infaz. Hiç benim adım geçmiyor. Ben o avukatı hiç tanımıyorum. Hayatımda iki defa karşılaştım. Bursa’ya ifadeye geldiğinde bir de Kartal cezaevinde karşılaştım. Bir basın mensubunun bu linkleri koymasındaki amaç nedir? Benle ilgili hiç kimse Ercan Korkmaz çocuk istismarcısını savundu, kadın cinayeti sanığını savundu, FETÖ hükümlüsünü savundu diyemez. Onlar savunabilirler. Ben avukatlara hiçbir şey diyemem. Herkesin savunmaya hakkı vardır.

Avukatların görevi sanığın hak ettiği cezadan daha fazlasını almasını engellemektir. Türkiye’de açılan iddianamelerin yüzde 70’i beraat ile sonuçlanıyor. Yani avukata infaz haberinin linkinin amacı eğer Ercan Korkmaz’a gözdağı vermekse, eğer Ercan Korkmaz’ı tehdit etmekse ben kimseden korkmam. Ben 49 yaşındayım, 26 senelik avukatım ve yazdığım tüm yazılardan, ağzımdan çıkan tüm sözcüklerin sonuna kadar arkasındayım. Bu kelimeler benim şerefim, haysiyetim, entelektüel birikimimdir. Burada avukata tehdit var. Ben isterdim ki tüm Bursa kamuoyu Line TV yöneticisi Erdinç Karakaş’ın yaptığı bu habere tepki göstersin ama Bursa’da yerel basın gerçekten kör, sağır, dilsiz. Ben 50 senedir Bursa’dayım hiçbir siyasinin bu şekilde dile getirdiğini görmedim. Ben bir senelik siyasetçiyim, hiçbir şekilde ihaleye girmemişim, teklif sürmemişim, ihale esnasında bir müvekkilim ihaleye girmemiş, ihaleyle ilgili en ufak bir şeyim yok, 5 bin lira olan ihale 11 bin artı KDV’ye gitmiş, Osmangazi Belediyesi para kazanmış ve Bursa halkının kullanımına bir otopark açılmış.

Biz bunları savunacakken bugün bunları savunuyoruz. CHP kurucu partidir. Ülkenin içinden geçtiği çok zor olan şartlarda CHP’nin tartışılmasına, yıpratılmasına, CHP milletvekillerinin yıpratılmasına benim vicdanım el vermez, ben bunu kesinlikle kabul edemem. CHP kimsesizlerin umududur. Ben il başkanının siyasetini benimsemeyebilirim, milletvekilinin açıklamalarını beğenmeyebilirim ama bizim bir ortak paydamız var. Biz CHP ailesi altında birleşmişiz. CHP’nin tüzüğüyle, yönetmelikleriyle, ilkeleriyle bağlıyız. Kimsenin bu yapıya zarar vermesini istemem ki bugün sosyal medya CHP ve bu olayla ilgili onlarca yazı yazılıyor. Ve bu haberler Line TV’de Gökçen ailesine yakın kişiler tarafından Turkuvaz Medya’ya gitti. Haberler orada da çıktı. Dün gece de ‘Avukat ve Meclis Üyesi ancak ne etik ne hukuk tanıyor’ diye bir haber çıktı. Burada CHP’nin itibarı vs. birtakım şeyler diyor. CHP’nin itibarı size mi kaldı? Rantiye düzeniniz bozuldu CHP’nin itibarını konuşuyorsunuz. 20 yıldır otoparkı halkın kullanımına açmadınız. Proje gerçekleştirmediniz. ‘Korkmaz’ı meclis üyesi yapan İrgil mi, Aydın mı?’ Beni İrgil’le Aydın’ın meclis üyesi yapması mümkün mü? Beni Bursa CHP’ye gönül veren insanlar destekledi. ‘AKP ve CHP Rant Çıkar Kesimlerinden Kurtulmalı’ sanki ben burada bir işbirliği yapmışım gibi. Yüksek mahkeme siyasetçi en ağır şekilde eleştiriye açık olmalıdır diyor. Bu ülkede Demirel’in Ecevit’in Gırgır dergilerindeki kapaklarına bakın. Bunca yıl geçti aradan, Türkiye’de demokrasi gelişti diyelim, o karikatürleri bugün yapsanız tutuklanırsınız. Nitekim dünyada en çok tutuklanan gazeteciler Türkiye’de.’’dedi.

İstifa Etmeyeceğim

Ercan Korkmaz ‘’Bugün Bursa Nöbetçi Sulh Mahkemesi’ne müracaat ederek bu haberlere erişimin engellenmesini istedim. Hem Turkuvaz medyayla ilgili olarak hem de Line grubunun yapmış olduğu haberlerle ilgili olarak. Aynı şekilde Cumhuriyet Savcılığına da suç duyurusunda bulunacağım. Hem tehdit olayı, hem bu söylenen sözler, hem doğru olmayan iftiralar, hakaretlerle ilgili olarak Cumhuriyet Savcılığına da suç duyurusunda bulunacağız. Bayramdan sonra da tazminat davası açacağım. Alacağım bütün tazminatı da Türk Silahlı Kuvvetlerine, şehit ailelerine bağışlayacağım. Eğer Gökçen ailesi olarak burası çok değerliyse ihalede 15-20 bin lira vererek ihaleyi alabilirdiniz. Bir kere proje yapacağım dediğiniz alan sizin mülkiyetinizde olan bir yer değil. Bütün ada sizin mülkiyetinizde olabilir ama siz belediyenin, Bursa halkının mülkiyetinde olan bir otoparkı benim projemdeydi diyemezsiniz. Belediye otobüs işletmesi ihalesini yine aynı aile aldı. Bu şehrin kalbine hançer gibi saplanmış TOKİ konutları var.

Eski stadyumun karşısında yıkılan bina var. Şehrin merkezine yapılan stadyum var. Şehrin dışına yapılan hastane var. Kapatılan hastaneler var. Acemler’de inşaatı yarım kalan hastane var. Bunlarla ilgili olarak medyanın yazılar yazdığını görmedim. Hava kirliliği en fazla olan şehirlerden birisi Bursa. Bursa’da bir trafik karmaşası var. Bizim bunlara eğilmemiz gerekiyor. Pandemi nedeniyle Bursa’da asfalt çalışması yapıldı. Bunu belediyelerimiz bir fırsata çevirdi. Yani biz hep birlikte hareket ederek Bursa’ya değer katacağımıza bir otopark ihalesini nerelere taşıdık? Acaba bunun arkasındaki maksat ne? Ben iyiye iyi, kötüye kötü derim. Sayın Kılıçdaroğlu ‘Ben bütün meclis üyesi arkadaşlarımdan kişisel ranta, kişisel projelere kim olursa olsun engel olmasını istiyorum.’ diyor. CHP’nin tüzüğüne, etiğine, manevi değerlerine uygun olan bu. Ortada bir rant var, ortada yıllardır şehrin kullanımına açılmayan bir otopark var. Belediyenin otoparkını ihale ile alıp açmayacağım diyemezsiniz. Ben beş yıl için seçilmiş CHP’nin onurlu bir meclis üyesiyim. Kimse bana etik değerleri öğretmeye kalkmasın. İstifa etmeyi düşünmüyorum. Bizim adalete erişimin zorlaştığı, Anayasa Mahkemesi kararlarının uygulanmadığı, bir mahkemenin salıp diğer mahkemenin tutukladığı ülkede hukuki güvenlik bitti, ekonomik güvenlik bitti. Bugün birtakım şeyleri konuşamıyorsunuz. CHP’nin hiçbir suçu olmayan bir olayı ulusal basına servis ettiler. Yerel basına servis ettiler. Herkes bir şeyler yazıyor. Ben istifa edersem gençlere siyasete gel diyemem. Karşımdaki kim olursa olsun, ben her şeyden önce bir avukatım beni kimse korkutamaz. Bana kimse geri adım attıramaz. Hukuki süreci başlattım. Mahkemeler buna karar verecekler. Ben kimsenin önünde boynumu da eğmem, cübbemi de iliklemem, kimseden de yapmamış olduğum bir eylem nedeniyle karşı karşıya kaldığım itibar suikasti, iftira ile ilgili olarak da hukuki yollara başvurmaktan çekinmem.’’ sözlerini kullandı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>