Kıdem Tazminatı Bize Çocuklarımızın Emanetidir

‘Kıdem tazminatı bize çocuklarımızın emanetidir’ Bursa’da demokratik kitle örgütleri tarafından Kent Meydanı’nda kıdem tazminatının fona devredilmek istenmesine karşı eylem yapıldı. Basın açıklamasında, “Emekçiler o ya da bu şekilde kıdem tazminatına dokunulmasına izin vermeyecektir. Kıdem tazminatı bize çocuklarımızın emanetidir. Kıdem tazminatına sahip çıkmak, emeğimize, geleceğimize, memleketimize sahip çıkmaktır” denildi.

Bursa’da demokratik kitle örgütleri kıdem tazminatının fona devredilmek istenmesine karşı Kent Meydanı’nda bir araya geldi. Kent Meydanı’nda saat 18:00’da toplanan sendikalar pandemi kuralları gereği maske takarak, sosyal mesafe kurallarına dikkat ederek basın açıklamasında bulundu.

Kent Meydanı’nda gerçekleştirilen eyleme, DİSK, KESK, TMMOB, Bursa Tabip Odası, Bursa Barosu, Birleşik Kamu İş, TÜMTİS, BATİS, BAMİS, İşçi Hakları Derneği, BSMMMO ve Nilüfer Kent Konseyi katıldı.

Sendikalar, “Kıdem tazminatımıza dokunma!” yazılı dövizi taşıyarak “Tazminata dokunan eller kırılsın!”, “Genel grev, genel direniş”, “Hükümet şaşırma, sabrımızı taşırma” sloganları eşliğinde alkışlı protesto eylemlerini gerçekleştirdiler.

Kıdem tazminatının işçilerin kırmızı çizgisi olduğunun vurgulandığı eylemde konuşan TÜMTİS Bursa Şube Başkanı Özdemir Aslan, “Kıdem tazminatı, iş yerine verdiğin ömrün tazminatıdır. Kıdem tazminatı, kızımın gelinliği, oğlumun damatlığı, gelecek günlerin güvencesidir. Kıdem tazminatı, bize bizden önceki çalışanların bırakmış olduğu en kutsal mirasdır.” dedi.

Çalışanların en temel sorunlarından birinin ölümlü iş kazaları olduğunu belirten Özdemir Aslan, her gün beş işçinin tedbirsizlikten iş kazasına kurban gittiğini ifade etti.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Özdemir Aslan, şunları kaydetti:

“Türkiye İşçi sınıfının doksan yıla yakın bir süredir sahip olduğu en köklü kazanılmış hakkı olan kıdem tazminatının ortadan kaldırılmasına yönelik girişimler hız kazanmıştır. İşçilerin son kalesi kıdem tazminatının gasbına ve kamu emekçilerinin kamusal emeklilik haklarının budanmasına yönelik saldırıdır. Neredeyse her iki yılda bir tekrar ısıtılıp servis edilen kıdem tazminatı fonu bu kez tamamlayıcı emeklilik sistemi ambalajı ile allanıp pullanıp önümüze konulmaktadır. Ancak ambalajı ne kadar cilalansa da hedef en başından beri işçilerden ve kamu emekçilerinden yapılan kesintilerin sermayeye ucuz kredi olarak aktarılması, özel emeklilik şirketlerinin beslenmesidir.

Bir yandan tamamlayıcı emeklilik sistemi adı altında kıdem tazminatının fona aktarılarak bir yandan da, 25 yaş altı ve 50 yaş üstü çalışanlar başta olmak üzere, esnek ve güvencesiz çalıştırmayı yaygınlaştırarak kıdem tazminatı hakkı yok edilmek istenmektedir. Sendikalı sendikasız tüm işçilerin salgın koşullarında dahi hak gaspına kalkışanlara karşı işçi sınıfının biriken öfkesini ve bu saldırıları püskürtme kararlılığını görmekte ve bu kararlılığı örgütlü bir güce dönüştürme iradesini dile getirilmektedir.

Kıdem tazminatını ortadan kaldırmaya, işçi sınıfının belirli kesimlerini bu haktan mahrum etmeye yönelik her girişim direniş ile karşılaşacaktır. Kıdem tazminatını bir işveren sorumluluğu olmaktan çıkaracak, iş güvencesi dayanağı işlevine son verecek, işten çıkarmaları kolaylaştıracak, işverene iş süresince keyfiyat olanağı verecek planların müzakare edilecek hiçbir yanı yoktur. Kıdem tazminatı ile ilgili konuşulacak tek şey, mevcut sistemin güçlendirilmesidir. Bir gün bile çalışsa tüm işçilerin istifa hali dahil kıdem tazminatı alacağı bir düzenlemenin yapılması ve işverenler işçilere kıdem tazminatını vermediğinde devletin kanun hakimiyetini sağlamasıdır. Buradan bir kez daha sesleniyoruz emekçiler kararlılığını ve iradesini ortaya koymakta ve iktidarı uyarmaktadır. Her ne isim adı altında olursa olsun emekçilerin alın terini gasp edecek, çalışanları güvencesizleştirecek esnek istihdam biçimlerini yaygınlaştıracak işsizliği artıracak ücretlerin düşmesine neden olacak uygulamalara sessiz kalmayacağız. Kıdem tazminatı hakkının ortadan kaldırılmasına çalışanların emeklerine el konulmasına izin vermeyeceğiz.

Emekçiler o ya da bu şekilde kıdem tazminatına dokunulmasına izin vermeyecektir. Kıdem tazminatı bize çocuklarımızın emanetidir. Kıdem tazminatına sahip çıkmak, emeğimize, geleceğimize, memleketimize sahip çıkmaktır.”