Haberde Bursa

Gençlerimiz işsizlik ve KYK borcu dışında GSS kuşatması altında

28.01.2021
289

KYK ve GSS borçlarının silinmesi gerektiğine ilişkin Büro Emekçileri Sendikası Bursa Şubesi, Setbaşı Vergi Daire Başkanlığı önünde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Ülkemizde gelinen noktada ekonomik sorunların sağlık sorunlarının önüne geçmiş durumda olduğunu, 10 milyonun üzerinde işsize, açlık sınırı rakamlarının altında çalıştırılan milyonlarca asgari ücretlinin de eklenmesiyle işsizlik ve açlığın ülkemizin birinci sorunu haline geldiğini belirten BES Bursa Şube Başkanı Nuriye Aydemir, “Dört üniversite mezunu gençten üçünün işsiz olduğu bir gerçeklik karsımızda dururken, sayısı beş milyona dayanan gencimizin KYK borcu bulunurken, 300 bini hakkında icra işlemleri başlatılmış durumda. BES olarak bir yandan pandemide yapılandırma olmaz mücbir sebep ilan edilmesi gerektiğini bir yandan da gençlerin KYK borçlarına ilişkin KYK borçlarının silinmesi gerektiğini bir kez daha açıkça ifade ediyoruz” dedi.

Kadınlara, evlilik tek çıkış yolmuş gibi sunularak erkeğe mahkum bırakılmak isteniyor

Genç kadın işsizliğinin çok daha yüksek olduğunu ve iş bulmakta zorlanan genç kadınlara evliliğin tek çıkış yolmuş gibi sunularak erkeğe mahkum bırakılmak istendiğini vurgulayan Aydemir, “KYK borçlarını silmek yerine çeyiz parası gibi, KYK borcu silme şartı olarak evliliği şart koşma gibi uygulamalarla genç kadınların evlenerek eve sabitlenmesi dolayısıyla yeniden üretim rollerini daha çok üstlenmesi istenilmektedir. Bu siyasi iktidarın kurguladığı düzende kadınlara biçtiği rolü bir kez daha net olarak göstermektedir” açıklamsında bulundu.

Öğrencilere kredi değil burs verilmelidir

Kredi ve Yurtlar Kurumu’nın  sosyal amaçlı bir kurum olmaktan çıkıp zamanla öğrencilere kredi veren ve ödenemeyen kredilerle ilgilide adeta bir banka gibi faiz işleten takip ve icra mekanizmasını kullanan bir kuruma dönüştüğünü söyeleyen Aydemir, “Eğitimin parasız olduğu ile övünen siyasi iktidarın öğrencilere eğitim giderlerinin bir kısmını karşılamak için verdiği krediyi daha sonra tahsile gitmesi başlı başına bir çelişkidir. Öğrencilerin kredi borçları silinmeli öğrencilere kredi değil burs verilmelidir. Eğitim kurumlarında yurt ve yemekhaneler ücretsiz hale getirilmelidir.” İfadelerine yer verdi.

Aileler de mağdur edilmektedir

Kredi borçlusu olan gençlerin çoğunlukla dar gelirli ailelerin çocukları olduğunu ve yıllarca her türlü fedakârlıkla okuttukları çocuklarının iş bulamadığı için kredi borçlarını ödemenin de  çoğu defa ailelerine kaldığını belirten Aydemir, “İşsizliğin ve hayat pahalılığının sorumlusu siyasi iktidardır bunun bedeli iş bulamayan gençlere ve bu gençlerin ailelerine ödetilemez. Gençlik ve Spor Bakanlığı’na bağlı faaliyet gösteren Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü toplumu, gençleri önceleyen bir kuruluş olarak yeniden yapılandırılmalıdır. Gençlik ve Spor Bakanlığı’nda Bakan Yardımcısı olarak görev yapan diploması bile tartışmalı olan ve Banka Yönetim Kurulu Üyeliği dâhil birçok yerden maaş olan Hamza Yerlikaya gibi yöneticilerin gençlerimizin bu sorununu çözmesi beklenemez. Yıllardır ifade ettiğimiz gibi liyakat ilkesi tam da bu nedenle büyük önem taşımaktadır.”  şeklinde konuştu.

Gençlerimiz İşsizlik ve Kredi Borcu Dışında GSS Kuşatması Altında

GSS ödemelerinde hane geliriin temel alındığını, bu nedenle  gençlerin işsizde olsalar GSS ödeme yükümlülüğü ile karşı karşıya kaldığını ve  işsiz ve herhangi bir gelire sahip olmayan kişilerin GSS ödemek zorunda kalmasının kabul edilemez olduğunu söyleyen Nuriye Aydemir, “Gelir testi kişisel olarak yapılmalı işi ve geliri olmayanlardan GSS alınmasına son verilmelidir. Sağlık hizmetlerinden faydalanmak için GSS ödemenin bile yeterli olmadığı muayene katkı payı, ilaç katkı payı, eşdeğer ilaç katkı payı vb. birçok kalem üzerinden sağlık hizmetlerinin paralı hale getirildiği de göz önüne alındığında, durum emekçiler ve işsizler için daha da vahim duruma gelmektedir. Vatandaş, sağlık/tedavi giderleri için cebinden katılım payı ve ilave ücret ödemektedir.” dedi.

Nuriye Aydemir, “Muayene katılım payı: 2.basamakta 6 TL, eğitim ve araştırma hastanelerinde 7 TL, üniversite hastanelerinde 8 TL, özel sağlık hizmet sunucularında 15 TL. Tıbbi malzeme katılım payı: Vücut dışı protez ve ortezlerden %10–%20 oranında katılım payı alınır. Ancak Her bir ortez ve protez için katılım payı tutarı brüt asgari ücretin %75’ini geçemez.

Ayakta tedavide sağlanan ilaçlar için katılım payı: Kurumca bedeli karşılanan ilaçlar için kişilerden %10–%20 oranında katılım payı alınır. Ayrıca her bir reçete için üç kutuya kadar temin edilen ilaçlar için 3 TL, üç kutuya ilave temin edilen her bir kutu ilaç için 1 TL olmak üzere katılım payı alınır”

GSS ve Bağ-Kur borcu olanlar için teşhis parasız, tedavi paralı

GSS borcu olanların, sağlık hizmeetlerinde yararlanmalarının pandemi sürecinden 2021 yılı sonuna kadar uzatıldığını ancak eczanelerden ilaç alamacakalarını belirten Aydemir, “Bu durumda sözde tanısı ücretsiz yapılan hastalığın tedavisinin sürdürülmesi, parası olmayanlar için eksik kalarak tamamlanamayacaktır. Unutulmamalıdır ki, eğitim ve sağlık evrensel hukukta bir insan hakkıdır. İnsan hakkı olarak tanımlanan kamusal yükümlülükler parayla satılamaz.” ifadeleriyle açıklamayı sonlandırdı.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>