Haberde Bursa

Utanması Gerekenlerin Suskunluğu Canımı Acıtıyor!

25.05.2022
752

Sezon başını ve tekrar göreve geldikten sonra yaşadıklarını anlatan Er “Piskolojik anlamda çökmüş bir takım vardı” dedi. Sezon büyük umutlarla başlayan ancak gelinen süreçte 2. lig yolunu tutan Bursaspor’da Mustafa Er gündeme dair açıklamalar yaptı. Özlüce İbrahim Yazıcı Tesislerinde gerçekleşen basın toplantısında içini döken ve basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Er “Ben içinde bulunduğumuz durumdan utanıyorum, ancak utanması gerekenlerin dışarıya çıkmaması gerekirken hala konuşması canımı acıtıyor” dedi.

HABER OSMAN ÇETİN

Öncelikle sözlerime düzeltmeyle başlamak isterim

Menemen maçının hemen ardından yaptığı açıklamalarla günceme bomba gibi düşen Mustafa Er “Söze düzeltme ile başlamak istiyorum. Bandırma maçı kaybedince buraya gelmek, antrenman yapmak ve personelin yüzüne bakmak ağırdı. Menemen maçı günü gelip, stadyuma gittiğimizde bu duygular daha ağır bastı. Orada herkeste matem havası vardı. Piskolojik olarak matem yaşadık. Konumumuz ve durumumuz ile alakalı sinir ve piskolojimiz bozuldu. Kendimi ifade edemedim. Geçen sezon başkanımız Erkan Kamat ile alakalı söylememem gereken şeyler söyledim. O anda yaşanan atmosferden dolayı bu. Kimseden çekindiğimden değil” dedi. Özellikle camia olarak “Sevmiyor olsak bile saygı duymamız gerekiyor. Geçen senenin ne kadar değerli ve önemli olduğunu anlayamadık veya anlatamadık. Şampiyonluktan sonra ki en güzel sezonlardan birisi olabilir. Düşme adayı olan takımın yaptıkları dünyada yankı uyandırdı. O takımdan 8 futbolcumuz transfer yaptı. 7 oyuncu Süper Lig, 1 oyuncumuz Avrupaya gitti. Hepsi ve tamamı geçen sene ki performanslarıyla transfer yaptı. Kulüp maksimum 50/55 milyon TL gelir elde etti. Bu aslında 3, 4 katı bedelle gitmesi gerekiyordu. Her oyuncu satılabilir ancak değerini bulduğunda gidebilirdi” dedi.

3 farklı dönem, 4 sene…

Kendisinin ve ekibinin 3 farklı dönemde, 4 yıl Bursaspor’a hizmet ettiğini dile getiren Mustafa Er “Ekip olarak Bursaspor’da 3 farklı dönem, 4. sene geride kaldı. Maddi, manevi çok fedakarlık yaptık. Bu sene ile alakalı başkanımız açıklama yaptı. Rakam konuşacak durumda değilim, zaten bunu konuşmam. Maddi, manevi fedakarlık yaptık. Bursaspor’a hem maddi, hem de manevi ne yaptıysak helal olsun. Biz burada yetiştik, büyüdük. Bu anlamda vicdanen rahatız. Ancak tüm Bursaspor ailesinin çıkarsız, menfaatsiz, ter temiz duygularla bu takımı seven herkes gibi üzgünüz” şeklinde konuştu.

Üzerimizden PR yapıldı!

Sezon başında kendi üzerlerinden PR yapıldığının altını çizen Er “Seçim süreci bittikten sonra ana problemlerden bir tanesi iki başkan yönetim şekli vardı. Hem geçen sene lig devam ederken, hem de lig bittikten sonra seçim olana kadar PR yapıldı üzerimizden. Biz adaylarla taraf olmadık. Camianın ve taraftarın istediği şekilde bizimle çalışmak istediklerini söylediler ancak seçimi kazanmak için yapıldığına kanaat getirdik. Kullandılar mı cümlesi doğru. Bu senenin geldiği nokta tam olarak burası. Her şeyi biz biliriz, biz yaparız burada tutmadı. Lig bittikten sonra listelerimiz hazırdı, kongre süreci bitene kadar o arada ki süreçte ofis tutup her gün öğleden sonra 4, 5 saat toplantı yapıp listeleri güncelledik ve yeniledik. Seçim bittikten sonra listeleri ulaştırdık. Biz 5 liste verdik. Tezat olduğunu şuradan görün “Biz transfer ile ilgilenmiyoruz, tahtaya bakıyoruz” deniliyor ve ardından “listeler bize gelmedi” böyle bir şey yok. Bir çok oyuncu ve menajer açılacağına inanmadığı için biz sürekli pozitif kalmaya çalıştık” dedi.

En büyük problem!

Takımın bugün yaşadığı durumun en büyük nedenlerini de sıralayan Mustafa Er “En büyük problem birisi buradan kulüp yönetmeye çalışıyor, diğeri ofisinden. İki başkan, tek takım ve farklı anlayış. Biz sorun çıkarmadan nasıl daha iyi yönetebiliriz’i düşünerek pozitif kalmaya çalıştık ancak olmadı. Kamplarda bile sürekli gündem buydu. Tahta açılınca sonuçlanmaya başlandı. Tahtayı açmak için o dönemde malum menajer 1,2 oyuncuyla alakalı yardımcı olmaya çalışırken açığı bularak içeriye giriyor. Her menajer oyuncu önerir benim problemim menajerin eylemleriyle. Oyuncu önerebilir ancak burayı dizayn etmeye çalışamaz. Görünen fotoğraf çok net bir şekilde bunu ortaya koyuyor. Tahta açılıp, benim Bursa’ya dönmemden sonra Bolu kampının son günü görevi bıraktım. Luca Capan’ın transfer edildiğini kamp sonu oynanan Ankaragücü maçı sonrası öğrendik. Bizim listemizde böyle bir isim yok ve ismini de duymadık ama transfer edildi. Daha sonra tekrar oturalım, oyun bozan olmayalım. Şehirde pozitif bir hava var dağıtmayalım düşüncesiyle devam ettik. Maç haftası Luca, Ofosu, Matavz ve Bruno bize sormadan, danışmadan kendisi aldı. İstediğimiz oyuncular vardı. Erhan, Namık, Hasan bizim istediğimiz adamlardı. Uğur Kaan ve İsmail Yüksek’i istedik”

Zarar vereceğini düşündük, bıraktık..

Sezon başında bırakma nedenini de anlatan Er “Özellikle lig başlarken mevcut oyuncular Luca, Ofosu, Erhan, Hasan ve Fenerbahçe’den gelen oyuncular, maçtan 2 gün öncede Bruno, Matavz geldi. Biz bu oyuncularla ne kamp yaptık, ne de çalıştık. Ligin başı sancılı olacak 3 haftadan sonra Milli ara var toparlanırız ama 7. haftadan sonra tamamen toparlanmış olacağız” dedik. Gelinen nokta ve Adana maçı ki o maçta geçen seneden 4 oyuncumuz yok. Adana maçına bile eksik çıktık. Biz bir şekilde toparlamaya çalışırken maçtan sonra atılan twitler buranın sağlıklı ilerlemeyeceğini hem bizim, hem de takım için sağlıklı olmayacağını düşündük. O gün olmasa 2, 3 hafta sonra olacaktı bu ayrılık. Bizim net bir şekilde istenmediğimiz ve sürecin takıma zarar vereceğini bildiğimiz için bırakma kararı aldık. Daha sonra içeride olanları bilmiyorum” dedi.

Tekrar geldiğimde enkaz buldum!

Göreve tekrar getirildiğinde enkaz bulduğunu belirten Mustafa Er “Göreve tekrar geldiğimizde bireysel olarak hepsiyle konuştum. Yabancıların hepsi bireysel olarak fesh etme hakkına sahipti. Onlarla konuştuk ve yardımcı oldular. Depresif durum yaşanmış o süreçte. 4 aydır ev kirası ödenmeye oyuncular, arabalar bozuk yapılmamış. Devre arası gelenlere ev sözü verilmiş ama ev gösterilmemiş bile. 7 aylık süreçte tek bir maaş alamayanlar olmuş, bazıları fazla almış. Kulüp yönetmek gelir, gider tablon bellidir ona göre hareket edersin. Gelinen noktada menajerin eylemleriyle alakalı kulübün ödeyemeyeceği sözleşmeler yapılmış. Maaşlar ödenmezse mümkün değil performans alamazsın. Oyuncularla konuştuğumuzda ödemeleri dert ettiklerini, güven, samimiyet ve sevgi olmayan bir ortam gördük. Oyuncularda artık şu moda girmiş “Sizin umurunuzda değilse, bizim hiç değil” bu da bu noktaya getirdi” şeklinde konuştu.

Önce güven!

Göreve başladıktan hemen sonra mevcut yönetimle güven ortamını ve sorunları halletmeye başladıklarını söyleyen Er “Mevcut yönetimle önce güveni tesis etmeye çalıştık. Daha sonra ödemeler, ev, araba sorunlarını toparlama adına. Hem içeride, hem dışarıda mesai harcadık. İlk idmana çıktığımızda karşılaştığımız konular Erhan’ın parmağı kırık. Kırıldıktan sonra 4 maç oynuyor. Parmak kırılmış, şişmiş “Ben mümkün değil oynatamam” dedim. Elton düz koşu yapıyor. Ayak tabanında kırık var ve antrenmana çıkıyor. Massimo ameliyat olmuş vücut sıfır. Ofosu zaten durumu ortada. Devre arası 9 oyuncu ayrılmış. 2 sakatım var oluyor 12. Mevcut durumda takıma 4 oyuncu alınıyor. Pedro iyi niyetli ancak sağlık raporu var “Dizinden sakat” diye. 3 kanat oyuncusu alınmış. Bifouma zaten 15 ay maç oynamamış, Enver Cenk ilk maçta adele yırtığı oluşuyor, Yusuf tecrübesiz. Kaleci transferi yapılması lazım yapılmamış, Cüneyt, Aykut, Taha gidiyor stoper alınmamış. 2 stoper ile 8 hafta oynadık biz. Kerem, Emirhan ayrılmış ön libero sorunu var Kubilay kadro dışı alınmıyor. Kaleci, Stoper, Ön libero alınmıyor. Ön hat desen bom boş zaten. 6 mantıklı ve sağlıklı transfer yapılsa kesinlikle bu noktaya gelmezdi. Mevcut durum içler acısı ama transfer yapamıyoruz bu tablo ile dışarıya da pozitif hava yansıtmak zorundayız. Ön taraftar dakika hesabı yaptık. Onları bu şekilde maçlara hazırladık. Keçiören maçında Furkan Emre Ünver ve Onur Atasayar’ı da kaybettik. Maalesef dediğim gibi devre arası oyuncu kaybı yaşanmış, gelenlerde hazır olmayınca sıkıntı yaşandı. Genç oyuncularımız Canberk ve Deniz. Tuğbey, Eren, Berat. Göreve geldiğimizde 7 puan fark ve önümüzde geçmemiz gereken 3 takım vardı. Bizim takımımız ilk yarıda ki Bandırma maçıyla potaya girmiş ve bir daha çıkamamış. 3 takım düşecek olsa biz göreve geldiğimizde sonuncuyuz”

İstedik ama olmadı

Transferlerin yetersiz olduğunu ve devre arasında da yapılan transferlerin eksik bölgeler dışında olduğunu söyleyen Mustafa Er “Deniz’in Menemen maçında ki performansını düşündüğümüzde maçı kazandırdı bize. Bir de ondan önce ki performansını düşünün. Bu baskıda ezildiler. Deniz ve Canberk konusunda mecburduk. 14 gol yedik ve değerlendirdiğimizde sıkıntı yaşadık. Başka alternatif yok. Ukrayna’dan her kulübe 2 transfer hakkı verildi. Kaleci ve santrafor istedik. O dönem çok uğraştık. Gerson’u istedik Eyüp’e giden ama oyuncu bize gelmedi. Tuzla’ya giden ve bunlar gibi niceleri. Gelmek istemediler bize. Orada da iki transferi yapsaydık bu tabloyla karşılaşmayacaktık. Mevcut durumla devam ettik. 10 maçlık sürece baktığımızda Balıkesir ve Keçiören maçlarında istediğimiz gibi oyun çıkmadı ancak o iki maçtan sonra Kocaeli maçıyla başlayan inanç, samimiyet, motivasyon vardı. Verilen sözlerin tutulması, sıcak ortam bir çok konuda ciddi mesafe kaydettik. Gençlerbirliği ve İstanbulspor maçında iyi oynadık ama olmadı. Sonra ki süreç ve son hafta Bandırma maçı. İpleri elimize aldığımız noktada o maçta teslim olduk. Zor bir süreçti ve bu süreci atlatmak kolay değil. Hala etkisini yaşıyorum. Maç sonrası yaşadığımız duygu patlaması ve o son 90 dakikaya çıkıp elimizden geleni yapmamız, mahcubiyet ve ezikliğini yaşamamız gerekiyordu. Stadyumda ki atmosferi hayatım boyunca unutmayacağım. Bu süreç yaşandı. Biz göreve geldiğimizde 41, 42 puan bizi istediğimize getirebilirdi ancak rakiplerimiz ekstra maçlar çıkardı. Biz Bandırma’dan kazanarak dönmemiz gerekiyordu yapamadık. Ben çocukluğumdan beri bu takımla büyüdüm ve oynayıp, kaptanlık yaptım. Ben tüm görev dönemim boyunca bu kulüp için maddi, manevi her şeyi verdim. Bu sene maalesef gücümüz yetmedi. Son olarak sezon başı sağlıklı bir ortam olsaydı ben iddia ediyorum ya direk çıkmıştık, ya da Play-Off saatini bekleyen takım olacaktır. Şunu herkes kaçırıyor. 4 yılda 2 defa kümeye düştük. Maalesef kimse bunu irdelemiyor. Sorumlu olanların hiç birisi kafasını kuma gömüp dışarıya çıkmaması lazımken, sosyal medyada yazıp çiziyor. Ben bu utancı, mahcubiyeti yaşıyorum. Payımdan çok daha fazlasını yaşıyorum. Kulübü kendi haline bıraksanız 4 yılda 2 defa düşmez. Borç yükü aldı başını gitti. Bu son yıllarda oluşan bir tablo. Menfaat çıkarları ve masa başında olma çabaları bu hale getirdi. Bu arma için her şeyini veren kesim için üzülüyorum, onlarla aynı hissiyatı yaşıyorum. Bursaspor çok büyük bir camia ve süreç inşallah zamanla düzelerek devam eder” dedi.

Vefa fesh etmedi!

Vefa Temel’in fesih edip, etmediği sorulan Mustafa Er “Vefa fesih etmedi. Fesih hakkı elinde ancak bazı oyunculara enteresan sözleşmeler yapılmış. İnşallah bünyede kalır. Mevcut genç oyuncularımızla alakalı bir proje koymamız gerekiyor. Önlerine bu projeyi koyup düşüncelerine saygı duymamız gerekiyor. Şahıslara kızarak hareket etmemek lazım. Kulübün menfaatlerini göze alarak devam etmek gerekir. Şahıslar hata ve yanlış yapabilir ancak bunu kulübe yüklememek lazım. Ben dahil hepimiz bu kulübe çok borçluyuz. Oyuncuların önüne de şablon koymak lazım” diyerek olması gerekeni de söyledi.

HENÜZ GÖRÜŞMEDİK

Özellikle yeni sezonda devam edip, edilmeyeceği sorulan Er “Yönetim ile alakalı henüz hiç görüşmemiz olmadı. Yeri ve zamanı değil bunun. Benim için devam eden bir süreç var. Sağlıklı bir şekilde düşünmek lazım. Kulüp için menfaatler neyi gerektiriyorsa onu yapmalı. Tahta açılmaz ve oyuncularla devam edilecekse de konuşmak lazım. Zorunluluktan bazı şeyler olabilir ancak benim net bir fikrim var ama net konuşmak istemiyorum. Sağlıklı düşünmediğim için şuan bir şey diyemem” dedi.

Yaptıkları yanlış olsa da…

Bandırma maçı öncesi bazı futbolcuların gece kulüplerinde göründüğü ile alakalı da gelen soruya cevap veren Er “İç saha maçlarından sonra antrenman yapıp, 2. gün izin yapıyoruz. Pazartesi idman yapıp, salı izin verdik. Oyuncuların gittiği gün ile alakalı bilgi kirliliği var. Oyuncular Pazartesi gidiyor. 3 yerli, 2 yabancı oyuncu gidiyor. Benim haberim Salı akşam 19:30’da oldu. Bir taraftarımız benimle görüşmek istediğini yazdı. İsimleri de yazınca bende arkadaşa dönüş yaptım. Kendisinin haklı olduğunu ve gerekeni söyleyeceğimi ilettim. Çarşamba da kendileriyle konuştuk. Onlarla da yaptıklarının yanlış olduğunu ve böyle bir ortamda gidilmemesi gerektiğini konuştuk. Ancak yönetim ve biz önemli maç öncesi yaptırımda bulunmamamız gerektiğine karar verdik” dedi.

Benim tepkim onlara değil!

Özellikle malum menajerin yaptıklarına tepki gösterdiğini söyleyen Mustafa Er “Sene başı verilen yemekte benim tepkim yönetim veya transfer edilen futbolculara değil, aile içerisinde yemek organize ediliyor ve malum menajer baş köşede oturuyor. Belki de yönetim bunu yanlış anlayıp bağlarımızı koparmış olabilir. Benim bu futbolcuların transfer olması veya bireysel anlamda ki sorunu değil. Menajerin tutumu ve tavırları beni bu noktaya getirdi. Yoksa bireysel bir sorunum yoktu. Eğer sorunum olsaydı onlarla birebir alıp, durumu açıklamaz ve sahada da oynatmazdım” dedi.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

>